Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir asır önce kendi halklarını ve ülkelerini felakete sürükleyen Yunanistanlı siyasetçilerin bugünde aynı yanlışta ısrar ettiklerini görüyoruz. Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik, ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Yunanistan'ın hava sahamızı ihlal, uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane tavırlarını S-300 radar kilidi atma seviyesine çıkararak aslında bize değil NATO'ya ve müttefiklere meydan okumuştur” dedi.
Haber Giriş Tarihi: 31.08.2022 10:56
Haber Güncellenme Tarihi: 31.08.2022 10:56
Kaynak:
Haber Merkezi
www.bursadanhabervar.com
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen 30 Ağustos Zafer Bayramı Konseri`nde konuştu.
Bu yıl ilk defa 30 Ağustos Zafer Bayramı tebrik töreninde Milli Mücadele kahramanlarının aile efradının yer aldığını ifade eden Erdoğan, ”Kendileri 30 Ağustos konserimizde de bizlerle birlikteler. Biz maalesef tarihine yeteri kadar sahip çıkamayan bir milletiz. Halbuki, Kara Kuvvetlerinin kuruluşunun 2231. yıl dönümünü geride bırakan, dünyanın dört bir yanında devlet temellerine ilişkin her gün yeni bulgular elde edilen bir milletiz. Anadolu'daki varlığımızın kökenlerine, devletlerimizin gücüne bile hakkıyla nüfuz edemediğimiz dönemler geçirdik. Aynı yaklaşımın milli mücadelemiz konusunda yaşandığını da itiraf etmeliyiz. Anadolu'daki son devletimizin ilk asrını geride bırakmaya hazırlandığımız şu dönemde artık tarihimizi daha iyi öğrenmemizin, ecdadımızı daha iyi anlamamız önünde hiçbir mani kalmadığına inanıyorum. Milli Mücadele kahramanlarımız aile fertleriyle buluşmamızı hem onlar için bir hak teslimi hem de tarihimize, ecdadımıza daha iyi sahip çıkmamıza vesile olacak bir adım olarak değerlendiriyorum” dedi. 30 Ağustos Zaferi'nin Osmanlı'nın son döneminden beri uzunca bir süredir savunmada kalan Türk ordusunun ilk büyük taarruz neticesinde elde ettiği bir başarı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Daha önceki taarruzların istediğimiz sonuçlara ulaşmadığını biliyoruz. Diğer muharebelerimizde hep savunmaya dayalıydı. Büyük taarruz kendimize yeni bir gelecek inşa ettiğimiz, gerçekten tarihi ve önemli bir dönüm noktasıdır. Milli mücadeleyi pis ayaklarıyla kirleten düşmanla birlikte onların ipini elinde tutan 7 düvele karşı da yürüttük” ifadelerini kullandı.
"Anadolu'daki varlığımızı ebediyen kalıcı hale getirecek destansı bir zafer kazandık” Türk ordusunun düşmanların planlarını yerle bir ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Bugün oluğu gibi o dönemde de Yunanlıların sırtını sıvazlayan birileri Afyon'daki cephe hattında kurulan tahkimatı Türkler bunları 5, 6 ayda aşamaz ifadesiyle tanımlamışlardır. 26 Ağustos sabahı ordumuz 2 gün içinde bu tahkimatın tamamını yerle bir ve düşmanın çoğunu imha etmişti. Bizim komutanlarımız savaşı bizzat cephenin içinde idare ederken Yunan ordusu İzmir'den emir almaya çalışıyordu. Onlar işgalci olmanın rahatlığı içindeyken biz vatanımızı savunmanın inancı, haklılığı ve azmiyle mücadele ediyorduk. Bin yıl sonra Anadolu'ya hakim olma rüyası görenlerden canlarını kurtarabilenler sadece 2 hafta sonra kendilerini İzmir'den ayrılan gemilere zor atmışlardır. Tarihe Başkomutan meydan Muharebesi diye geçen 30 Ağustos Zaferi, Osmanlı'nın Sırplara karşı kazandığı Sırp Sındığına benzediği için Rum Sındığı olarak adlandırılmıştır. Sırp Sındığı ile Osmanlı Balkanlardaki varlığını yıkılana kadar kalıcı hale getirmişti. Biz de Rum Sındığı ile Anadolu'daki varlığımızı ebediyen kalıcı hale getirecek destansı bir zafer kazandık” açıklamasında bulundu.
"Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir" Yunanistanlı siyasetçilerinin geçmişte de benzer bir tutum içinde olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir asır önce kendi halklarını ve ülkelerini felakete sürükleyen Yunanistanlı siyasetçilerin bugünde aynı yanlışta ısrar ettiklerini görüyoruz. Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Bir asır önce olduğu gibi bugün de Yunanistan'ı kullanarak ülkemizin vaktini ve enerjisini boşa harcamaya çalışanların asıl niyetlerini biliyoruz. Son dönemdeki gelişmeler bu gerçeği inkarı mümkün olmayan açıklıkta herkesin önüne sermiştir” değerlendirmesinde bulundu.
Yunanistan'ın F-16 tacizine sert tepki gösteren Erdoğan, "Ege'de uluslararası hava sahasında NATO görevi icra eden F16 uçaklarımıza Yunanistan'ın Girit Adası'na konuşlandırdığı Rus menşeili S-300 hava sistemleri tarafından radar kilidi atılmıştır. Bir ülke uçağına radar kilidi atılması düşmanca bir davranıştır. Hele bu uçak NATO görevi icra ediyorsa bu düşmanlık doğrudan tüm üyeleriyle NATO'ya yapılmıştır demektir. Yunanistan'ın hava sahamızı ihlal, uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane tavırlarını S-300 radar kilidi atma seviyesine çıkararak aslında bize değil NATO'ya ve müttefiklere meydan okumuştur. O kabiliyeti ve gücü varsa” dedi.
"Aynı Amerika'nın Yunanistan'ın bir hava gücüne karşı S-300 sistemini harekete geçirmesine nasıl cevap vereceğini merakla bekliyoruz" Amerika'nın S-400 tutumunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "NATO'nun en büyük gücü Amerika. Türkiye'nin tamamen kendi güvenliği için olduğunu defaten ifade ettiği S-400 sistemi almasını kendi uçaklarına tehdit olarak görmüştü. Bu adımımız peşinatını ödediğimiz F-35 uçaklarının verilmemesinden her alanda savunma sanayi ürünlerine hatta daha ötesine geçen ambargolara maruz bırakılan fiili eylemlerle karşılanmıştı. Aynı Amerika'nın Yunanistan'ın bir hava gücüne karşı S-300 sistemini harekete geçirmesine nasıl cevap vereceğini merakla bekliyoruz. Üstelik Amerika bize vermediği F-35'leri Yunanistan'a ikram ederek Rus hava savunma sistemlerinin güya gözü gibi sakındığı uçaklarla aynı çuvala girmesinin yolunu kendi elini açmıştır. Biz tedarikçi ülkeye sözümüz gereği F- 35'lerde S-400'leri asla aynı sistemde kullanmayacaktık, kullanmazdık. Ama hiçbir hukuki, ahlaki, insani sınır tanımadan Yunanistan'ın bu pervasızlığı yapacağından kimsenin şüphesi olmasın” açıklamasında bulundu.
"Demek ki mesele Rus hava savunma sistemleriyle, Amerikan asker ürünlerinin birlikte kullanılması değil bizatihi Türkiye'dir" Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin Hindistan'a S-400 konusunda yaptırım uygulamadığını anımsatarak, “Amerika'nın Hindistan'ın S-400 tedarikini de yaptırım dışı bıraktığını ayrıca hatırlatmak istiyorum. Demek ki mesele Rus hava savunma sistemleriyle, Amerikan asker ürünlerinin birlikte kullanılması değil bizatihi ve mahsusen Türkiye'dir. Bize F-35 vermiyorlarmış alternatif savunma sistemlerine aldığımız alternatif savunma sistemlerine tepki gösteriyorlarmış. Saçma sapan konulara varan ambargolar uyguluyorlarmış. Açıkçası hiçbiri umurumuzda değil. Biz bizden esirgenen her ürünü er ve ya geç üretme kabiliyetine, kapasitesine kararlılığına sahip bir ülkeyiz, Türkiye'yiz. Kendi vizyonumuz ve hedeflerimiz doğrultusunda ihtiyaç duyduğumuz her teknolojiyi geliştirme, her eseri inşa etme, her hizmeti sunma, imkanını yakalamış bir ülkeyiz. Talep ettiğimiz uçakların verilmesini herhangi bir konuda destek sağlanmasının bizim için tek anlamı, ülkemize karşı gösterilen dostluğun işareti olmasıdır” ifadelerini kullandı.
"2053 vizyonumuzla ülkemizi dünya liginin en üstüne çıkarmayı hedefliyoruz" “Türkiye geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz altyapının üzerinde her alanda olduğu gibi savunma sanayinde de kendi göbeğini kendi kesecek seviyeye gelmiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bundan sonrası sadece planlama, önceliklendirme, geliştirme ve üretme meselesidir. Yani zaman meselesidir. Bu inanç ve kararlılıktır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100`üncü yılı olan 2023'ü Cumhuriyetimizin 2'nci asrını Türkiye yüzyılı haline getirecek yeni bir atılımın başlangıcı haline inşallah dönüştüreceğiz. Ülkemizin 20 yıl önceki seviyesi ile bugünkünü mukayese eden vicdan sahibi herkes aradaki asırlık farkı görecek ve kabullenecektir. Bundan 11 yıl önce 2023 hedeflerimizi ilan ettiğimizde kendi akıllarınca bizimle dalga geçenler, şimdi sahip olduğumuz üretim ve ihracat gücü karşısında öncelik edinme peşinde koşmaktadır. Elbette bununla kalmıyoruz, hali hazırda sahip olduğumuz altyapıyı sadece bir başlangıç kabul ederek hazırlıklarına başladığımız 2053 vizyonumuzla ülkemizi dünya liginin en üstüne çıkarmayı hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışan budur.”
100. yıla özel bestelenen “Canım Türkiyem” ilk kez seslendirildi Programda Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sanatçıları, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Bandosu , Milli Savunma Bakanlığı Armoni Mızıkası, MSB Mehteran Birliği Deniz ve Hava kuvvetleri ile jandarma Genel Komutanlığı bandosu olmak üzere toplam 7 orkestra ve 913 sanatçı aynı sahnede yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konserde MSB mehteran Birliği tarafından seslendirilen Ordu Marşı`na eşlik etti. Zaferin 100'üncü yılı dolayısıyla bestelenen “Canım Türkiyem” adlı eser gecede ilk kez seslendirildi.
Sizlere daha iyi hizmet sunabilmek adına sitemizde çerez konumlandırmaktayız. Kişisel verileriniz, KVKK ve GDPR
kapsamında toplanıp işlenir. Sitemizi kullanarak, çerezleri kullanmamızı kabul etmiş olacaksınız.
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.
Erdoğan Yunanistan'a yüklendi! "Muhatabımız değildir"
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “Bir asır önce kendi halklarını ve ülkelerini felakete sürükleyen Yunanistanlı siyasetçilerin bugünde aynı yanlışta ısrar ettiklerini görüyoruz. Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik, ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Yunanistan'ın hava sahamızı ihlal, uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane tavırlarını S-300 radar kilidi atma seviyesine çıkararak aslında bize değil NATO'ya ve müttefiklere meydan okumuştur” dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde gerçekleşen 30 Ağustos Zafer Bayramı Konseri`nde konuştu.
Bu yıl ilk defa 30 Ağustos Zafer Bayramı tebrik töreninde Milli Mücadele kahramanlarının aile efradının yer aldığını ifade eden Erdoğan, ”Kendileri 30 Ağustos konserimizde de bizlerle birlikteler. Biz maalesef tarihine yeteri kadar sahip çıkamayan bir milletiz. Halbuki, Kara Kuvvetlerinin kuruluşunun 2231. yıl dönümünü geride bırakan, dünyanın dört bir yanında devlet temellerine ilişkin her gün yeni bulgular elde edilen bir milletiz. Anadolu'daki varlığımızın kökenlerine, devletlerimizin gücüne bile hakkıyla nüfuz edemediğimiz dönemler geçirdik. Aynı yaklaşımın milli mücadelemiz konusunda yaşandığını da itiraf etmeliyiz. Anadolu'daki son devletimizin ilk asrını geride bırakmaya hazırlandığımız şu dönemde artık tarihimizi daha iyi öğrenmemizin, ecdadımızı daha iyi anlamamız önünde hiçbir mani kalmadığına inanıyorum. Milli Mücadele kahramanlarımız aile fertleriyle buluşmamızı hem onlar için bir hak teslimi hem de tarihimize, ecdadımıza daha iyi sahip çıkmamıza vesile olacak bir adım olarak değerlendiriyorum” dedi. 30 Ağustos Zaferi'nin Osmanlı'nın son döneminden beri uzunca bir süredir savunmada kalan Türk ordusunun ilk büyük taarruz neticesinde elde ettiği bir başarı olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Daha önceki taarruzların istediğimiz sonuçlara ulaşmadığını biliyoruz. Diğer muharebelerimizde hep savunmaya dayalıydı. Büyük taarruz kendimize yeni bir gelecek inşa ettiğimiz, gerçekten tarihi ve önemli bir dönüm noktasıdır. Milli mücadeleyi pis ayaklarıyla kirleten düşmanla birlikte onların ipini elinde tutan 7 düvele karşı da yürüttük” ifadelerini kullandı.
"Anadolu'daki varlığımızı ebediyen kalıcı hale getirecek destansı bir zafer kazandık” Türk ordusunun düşmanların planlarını yerle bir ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, ”Bugün oluğu gibi o dönemde de Yunanlıların sırtını sıvazlayan birileri Afyon'daki cephe hattında kurulan tahkimatı Türkler bunları 5, 6 ayda aşamaz ifadesiyle tanımlamışlardır. 26 Ağustos sabahı ordumuz 2 gün içinde bu tahkimatın tamamını yerle bir ve düşmanın çoğunu imha etmişti. Bizim komutanlarımız savaşı bizzat cephenin içinde idare ederken Yunan ordusu İzmir'den emir almaya çalışıyordu. Onlar işgalci olmanın rahatlığı içindeyken biz vatanımızı savunmanın inancı, haklılığı ve azmiyle mücadele ediyorduk. Bin yıl sonra Anadolu'ya hakim olma rüyası görenlerden canlarını kurtarabilenler sadece 2 hafta sonra kendilerini İzmir'den ayrılan gemilere zor atmışlardır. Tarihe Başkomutan meydan Muharebesi diye geçen 30 Ağustos Zaferi, Osmanlı'nın Sırplara karşı kazandığı Sırp Sındığına benzediği için Rum Sındığı olarak adlandırılmıştır. Sırp Sındığı ile Osmanlı Balkanlardaki varlığını yıkılana kadar kalıcı hale getirmişti. Biz de Rum Sındığı ile Anadolu'daki varlığımızı ebediyen kalıcı hale getirecek destansı bir zafer kazandık” açıklamasında bulundu.
"Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir" Yunanistanlı siyasetçilerinin geçmişte de benzer bir tutum içinde olduklarını söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Bir asır önce kendi halklarını ve ülkelerini felakete sürükleyen Yunanistanlı siyasetçilerin bugünde aynı yanlışta ısrar ettiklerini görüyoruz. Yunanistan bizim ne siyasi, ne ekonomik ne de askeri olarak dengimiz ve muhatabımız değildir. Bir asır önce olduğu gibi bugün de Yunanistan'ı kullanarak ülkemizin vaktini ve enerjisini boşa harcamaya çalışanların asıl niyetlerini biliyoruz. Son dönemdeki gelişmeler bu gerçeği inkarı mümkün olmayan açıklıkta herkesin önüne sermiştir” değerlendirmesinde bulundu.
Yunanistan'ın F-16 tacizine sert tepki gösteren Erdoğan, "Ege'de uluslararası hava sahasında NATO görevi icra eden F16 uçaklarımıza Yunanistan'ın Girit Adası'na konuşlandırdığı Rus menşeili S-300 hava sistemleri tarafından radar kilidi atılmıştır. Bir ülke uçağına radar kilidi atılması düşmanca bir davranıştır. Hele bu uçak NATO görevi icra ediyorsa bu düşmanlık doğrudan tüm üyeleriyle NATO'ya yapılmıştır demektir. Yunanistan'ın hava sahamızı ihlal, uçaklarımızı tacizle başlayan hasmane tavırlarını S-300 radar kilidi atma seviyesine çıkararak aslında bize değil NATO'ya ve müttefiklere meydan okumuştur. O kabiliyeti ve gücü varsa” dedi.
"Aynı Amerika'nın Yunanistan'ın bir hava gücüne karşı S-300 sistemini harekete geçirmesine nasıl cevap vereceğini merakla bekliyoruz" Amerika'nın S-400 tutumunu hatırlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "NATO'nun en büyük gücü Amerika. Türkiye'nin tamamen kendi güvenliği için olduğunu defaten ifade ettiği S-400 sistemi almasını kendi uçaklarına tehdit olarak görmüştü. Bu adımımız peşinatını ödediğimiz F-35 uçaklarının verilmemesinden her alanda savunma sanayi ürünlerine hatta daha ötesine geçen ambargolara maruz bırakılan fiili eylemlerle karşılanmıştı. Aynı Amerika'nın Yunanistan'ın bir hava gücüne karşı S-300 sistemini harekete geçirmesine nasıl cevap vereceğini merakla bekliyoruz. Üstelik Amerika bize vermediği F-35'leri Yunanistan'a ikram ederek Rus hava savunma sistemlerinin güya gözü gibi sakındığı uçaklarla aynı çuvala girmesinin yolunu kendi elini açmıştır. Biz tedarikçi ülkeye sözümüz gereği F- 35'lerde S-400'leri asla aynı sistemde kullanmayacaktık, kullanmazdık. Ama hiçbir hukuki, ahlaki, insani sınır tanımadan Yunanistan'ın bu pervasızlığı yapacağından kimsenin şüphesi olmasın” açıklamasında bulundu.
"Demek ki mesele Rus hava savunma sistemleriyle, Amerikan asker ürünlerinin birlikte kullanılması değil bizatihi Türkiye'dir" Cumhurbaşkanı Erdoğan, ABD'nin Hindistan'a S-400 konusunda yaptırım uygulamadığını anımsatarak, “Amerika'nın Hindistan'ın S-400 tedarikini de yaptırım dışı bıraktığını ayrıca hatırlatmak istiyorum. Demek ki mesele Rus hava savunma sistemleriyle, Amerikan asker ürünlerinin birlikte kullanılması değil bizatihi ve mahsusen Türkiye'dir. Bize F-35 vermiyorlarmış alternatif savunma sistemlerine aldığımız alternatif savunma sistemlerine tepki gösteriyorlarmış. Saçma sapan konulara varan ambargolar uyguluyorlarmış. Açıkçası hiçbiri umurumuzda değil. Biz bizden esirgenen her ürünü er ve ya geç üretme kabiliyetine, kapasitesine kararlılığına sahip bir ülkeyiz, Türkiye'yiz. Kendi vizyonumuz ve hedeflerimiz doğrultusunda ihtiyaç duyduğumuz her teknolojiyi geliştirme, her eseri inşa etme, her hizmeti sunma, imkanını yakalamış bir ülkeyiz. Talep ettiğimiz uçakların verilmesini herhangi bir konuda destek sağlanmasının bizim için tek anlamı, ülkemize karşı gösterilen dostluğun işareti olmasıdır” ifadelerini kullandı.
"2053 vizyonumuzla ülkemizi dünya liginin en üstüne çıkarmayı hedefliyoruz" “Türkiye geçtiğimiz 20 yılda kurduğumuz altyapının üzerinde her alanda olduğu gibi savunma sanayinde de kendi göbeğini kendi kesecek seviyeye gelmiştir” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Bundan sonrası sadece planlama, önceliklendirme, geliştirme ve üretme meselesidir. Yani zaman meselesidir. Bu inanç ve kararlılıktır. Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100`üncü yılı olan 2023'ü Cumhuriyetimizin 2'nci asrını Türkiye yüzyılı haline getirecek yeni bir atılımın başlangıcı haline inşallah dönüştüreceğiz. Ülkemizin 20 yıl önceki seviyesi ile bugünkünü mukayese eden vicdan sahibi herkes aradaki asırlık farkı görecek ve kabullenecektir. Bundan 11 yıl önce 2023 hedeflerimizi ilan ettiğimizde kendi akıllarınca bizimle dalga geçenler, şimdi sahip olduğumuz üretim ve ihracat gücü karşısında öncelik edinme peşinde koşmaktadır. Elbette bununla kalmıyoruz, hali hazırda sahip olduğumuz altyapıyı sadece bir başlangıç kabul ederek hazırlıklarına başladığımız 2053 vizyonumuzla ülkemizi dünya liginin en üstüne çıkarmayı hedefliyoruz. Cumhuriyetimizin 100. yılına yakışan budur.”
100. yıla özel bestelenen “Canım Türkiyem” ilk kez seslendirildi Programda Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası, Kültür ve Turizm Bakanlığı Sanatçıları, Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı Bandosu , Milli Savunma Bakanlığı Armoni Mızıkası, MSB Mehteran Birliği Deniz ve Hava kuvvetleri ile jandarma Genel Komutanlığı bandosu olmak üzere toplam 7 orkestra ve 913 sanatçı aynı sahnede yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konserde MSB mehteran Birliği tarafından seslendirilen Ordu Marşı`na eşlik etti. Zaferin 100'üncü yılı dolayısıyla bestelenen “Canım Türkiyem” adlı eser gecede ilk kez seslendirildi.
En Çok Okunan Haberler