SON DAKİKA
Hava Durumu

(ÖZEL HABER) Fatih Erkoç: "Senfoni Orkestrası ile söylerken daha çok sanat yaptığımı hissediyorum"

Başarılı ve sevilen müzisyen Fatih Erkoç, Bursa’dan Haber Var’ın sorularını yanıtladı.

Haber Giriş Tarihi: 30.03.2024 17:02
Haber Güncellenme Tarihi: 30.03.2024 17:33
Kaynak: Haber Merkezi
www.bursadanhabervar.com
(ÖZEL HABER) Fatih Erkoç: "Senfoni Orkestrası ile söylerken daha çok sanat yaptığımı hissediyorum"

Röportaj: Fatih Akkuş, Olsoy Karakaya

Kamera: Ömer Ak

Sevilen sanatçı Fatih Erkoç, Bursadan Haber Var’dan Fatih Akkuş ve Olsoy Karakaya’nın sorularını yanıtladı. Türkiye’de müziğin dünü, bugünü ve geleceği üzerine samimi açıklamalarda bulunan usta sanatçı, müziğin gelişimini ve çocukları müziğe başlatmak konusunda da açıklamalarda bulundu.

- Günümüzde müzik hatta sanat şekli değişti aslında, çok farklı isimler ve tarzlar piyasaya çıkmaya başladı bununla alakalı ne düşünüyorsunuz?

Cazın dışında söylediğinin diğer müzikler için bir yere kadar geçerli olduğunu düşünüyorum ama cazla ilgili teknolojinin de gelişmesiyle caz müziği ona gönül vermek isteyenler ya da yeni başlayanlar, ilerletmek isteyenler için müzisyenler teknolojiden faydalanıp, dünya starlarıyla hatta internet üzerinden ders yapabilme kapasitelerine eriştiler. Eskiden mesela sözünü ettiğim rahmetli Erol Pekcan, Amerikan kulübündeki tanıdıkları vasıtasıyla bazı caz plaklarını getirtiyordu. Şimdi her şey gözümüzün önünde, dediğim gibi ders alabiliyorsun önemli müzisyenlerden, yaptıklarını takip edebiliyorsun o yüzden benim hissiyatıma göre bugün caz konusunda daha çok müzisyen ve daha iyi daha bilinçli müzisyen yetişiyor.

Dediğim gibi nasıl çalışmaları gerektiğini eskiye kıyasla bugün daha iyi biliyorlar. Hakikaten de gönül vermişse, isimlerini burada sayamayacağım birçok süper iyi müzisyen var. Dünya çapında Türk müzisyenlerimiz var. Ama diğer müzik türlerinde de bir gelişme oldu. Mesela stüdyolar teknolojiye bağlı olarak geliştiler. Çıkan sesler batıdaki ile çok yakın artık. Hatta eşdeğer düzeyde diyebilirim. Ama tarz olarak sevmediğimiz çok tarz olabilir. Amerika’da çok ünlü olmuş pop şarkıcılarının çizgisine erişememe durumu söz konusu. Erişenler tabii ki var, ama bu azınlıkta kalmış durumda. Bu yorumculuk konusu, şarkı söyleyen sanatçının gelişimi diğer müzisyenlerin gelişimi kadar büyük olmadığını düşünüyorum. Belki müzik tarzının da verdiği bir şeydir bu.

Ben genelde popu sanata çok sokmuyorum, ama mesela Amerika’da da pop müziği var, oradaki pop müziğini bakıyorsunuz sanatın içine çok daha fazla sanatın içine dahil olabiliyor. Çok daha kaliteli olabiliyor. Sanat olabilmesi için kalıcı bir şey olması lazım. Sanat kalıcıdır, klasik batı müziği bin altı yüzlü yıllarda yazılmış eserler bugün hala milyonlarca insan tarafından dinleniyor, plakları alınıyor, konserler doluyor vesaire. O sanatın tam kendisi. Caz da öyle pop tabii onlarla baş edebilecek nitelikte değil.

Çünkü sen herhangi bir eğitim almadan pop aranjmanı yapabilirsin, pop şarkısı söyleyebilirsin ama sanat olması için bence bir eğitim gerekli ya da özel yetenekli çocuklardan olmanız gerekiyor. Sen şimdi klasik batı müziğini okula gitmeden ya da çok iyi bir öğretmenden özel ders almadan icra etme şansın var mı? Yok. Ama pop müzikte var. Fakat daha kaliteli pop müzik yapılabilir.  Dünyaya baktığımız zaman daha çok sanata giren pop da var.

Benim gönlümdeki de o. O yüzden de 99 albümüydü benim yanılmıyorsam, o albümü benim yapmamın nedeni, artık beni insanlar tanıdı, sevdiler birçok insan beni ailelerinden biri gibi gördüler. Bende onların müzikalitelerini belki biraz yukarı çıkarabilirim diye o albümü yaptım. Bir yere kadar da onu başardığımı düşünüyorum. Dolayısıyla daha kaliteli pop yapılabilir.

- Şu anda yeni bir albüm çıkarma çalışmanız veya kısa vadede hedefiniz var mı? En azından buradan bir müjde verebilir miyiz onu soralım size.

Müjde olarak müjde veremem fakat proje kapsamında hep projelerimiz var. Çoğul kullanıyorum çünkü biz bir ekibiz. Ben, menajerim, basın danışmanım ve bazı müzisyen arkadaşlarımız. Senfonik projeler beni çok etkiliyor ya da bazı yaptığımız butik çalışmalar örneğin daha önce yaptığım Türkü albümü var, Türk sanat müziği albümü var.

Pandeminin son döneminde Bodrum’daydım. On üç, on dört tane yeni şarkı yaptım. Bir tanesini orkestramın basçısı Hakan Süersan’a verdim. O düzenliyor, o bitirdiği zaman belki o tek şarkılık bir çalışma yapabiliriz ama artık albüm olarak on şarkı, on iki şarkı, on dört şarkı hazırlamak çok büyük bir meşakkat, çok büyük bir çaba ve sonucunda da birçok şarkı güme gidiyor diye düşünüyorum. O yüzden de sanatçılar artık teker teker albümler yapıyor.

Benim gönlümde yatan iki tane çok önemli proje var. Bir tanesi uzun zamandır bu projeyi düşünüyoruz. Hatta bir yapımcı biraz heveslenir gibi oldu ama neticesine ulaşamadık. Benim şarkılarımı Türkiye’de ki ağırlıklı olarak son on yıldır daha popüler olan genç sanatçılar ile düet albümü olarak yapmak. Onu yapabilmeyi çok istiyorum.

Örneğin geçenlerde ben Cem Adrian’ın bir şarkısını söyledim. Yeni bir albüm yapıyor. Onun söylediği versiyonu dinledim, ya bu bana göre değil galiba dedim. Sonra söyledik, hemen mix de yapıp yollamış sağ olsun. Harika bir şarkı olmuş. Yani farklı bir insan o şarkıyı söyleyen bir kişiyle eseri söylediğinde havası çok farklı olabiliyor. Mesela Müslüm Gürses’in Teoman’ın parçasını söylemesi, kusura bakmasın Teoman ama rahmetli Müslüm Gürses ondan çok daha duygulu ve çok daha güzel söyledi.  Bunlar çok güzel çalışmalar, bende o yüzden benim şarkılarımı bugün genç sanatçılarla söylemek çok isterim.

Bir diğer proje de benim hiç duyulmamış şarkılarım var. Özellikle senfonik orkestra kıvamında düşündüğüm şarkılarım var. Onları da yapmayı çok istiyorum. Çünkü benim ruhumu daha çok yansıtan şarkılar olduğunu düşünüyorum. İnşallah bir gün hayata geçer.

- Gençlerimiz devamlı internetteler, telefondan çeşit çeşit coverları diniyorlar. Çocukların müziğe bir ilgisi var. Çocukları nasıl müziğe yönlendirmemiz lazım? Siz çünkü işin en başından okulundan gelerek bugünlere geldiniz. Müzik ilgisi olan bir çocuğu kaç yaşında nasıl yönlendirmemiz gerekiyor?

Biliyorsunuz benim bir müzik okulum var Bademli’de, 2012’den beri faaliyette. Gittikçe de daha ilgi oluyor, çok yetenekli öğrenciler çıkıyor. Orada da benim çok önemsediğim bir ders var “Erken çocukluk dönemi eğitimi”. Bu eğitim anne karnında bile başlayabiliyor. Şimdi siz bir ailesiniz, çocuğunuz var, yapmanız gereken şey şu eğer yetenekli olsun, müziğe karşı duyarlı olsun, doğduğunda dediğinizde, bebekken de anne karnında da bunu yapabilirsiniz, evinizde, arabanızda, gittiğiniz bir mekânda mümkünse, klasik batı müziğinin çok sert olmayan, çok modern olmayan Bach’dan, Vivaldi’den hafif eserleri bulup çalacaksınız. O çocuğun dışardan duyduğu her şeyi içinde oluşturması ve algılaması söz konusu.

Bu eğitimden geçen çocuklar, ileride okullarına gittiklerinde, diğer fen dersleri konusunda örneğin, bu eğitimden geçmemiş çocuklara kıyasla daha iyi olacaklar. Bu eğitim hatta birkaç enstrüman dersi de almaları onların gelecekteki hayatlarını etkileyecek. Yani sanat dallarından bir tanesinde çocuk küçüklüğünden başlayıp hobi olarak bir ilgisi olursa, üniversite zamanında onun için bir avantaj oluyor. Tercih sebebi olabiliyor.

- Bursa’da bir organizasyon bir konser olacak mı ekip olarak? Senfoni veya Ankara’da yaptığınız Türkü konseri gibi?

Ankara’da ki konserimiz çok güzeldi. Bursa’da da neden olmasın. Senfoni orkestrası ve yöneticileri ile sık sık bir araya geliyoruz. Hatta bir iki yıl önce bir niyetine girildi ama hayata geçirilemedi. Pandemi dönemlerine geldiği için de olabilir o dönem.

Geçenlerde bende senfoni konserlerinden bir tanesine gittim yeğenim Serra Erkoç ile Evrim Özkaynak ’ın bir konseri oldu, bir de İzmir’den bir operacı arkadaşımızın üçü senfoni orkestrası ile bir konser verdi, çok güzeldi.

Ben her zaman şunu söylüyorum ben en basit pop şarkısını bile senfoni orkestrası ile söylerken daha çok sanat yaptığımı hissediyorum. Çünkü o tını, o armoninin tınısı hele bide aranjör çok iyi aranje ettiğinde tadına doyum olmuyor. Fakat yazın biraz zor olur önümüzdeki kış arkadaşlar organize etsinler. Buradan da duyuralım, Bursa Senfoni ile bir her çeşit konser olabilir. Beni şarkılarım olur, Türküler olur. Karma bile olabilir.

Ben buradan son söz olarak da öneri niteliğinde bir şeyler söyleyeyim, senfoni konserlerine biliyorum ilgi çok fakat daha çok olsun. Çünkü senfoninin konserine gittiğinizde ufkunuz her alanda daha çok gelişecektir. Daha çağdaş bir insan olmaya doğru adım atmış olacaksınız. Aynı şekilde bizim konserlerimiz senfonik orkestralarla olduğunda da yine bir aydınlanmanız olacaktır, hem sizin hem bizim. Bunları daha da çoğaltmak lazım.

Yorum Ekle
Gönderilen yorumların küfür, hakaret ve suç unsuru içermemesi gerektiğini okurlarımıza önemle hatırlatırız!
Yorumlar
En son gelişmelerden anında haberdar olmak için 'İZİN VER' butonuna tıklayınız.