( ÖZEL HABER ) Mertcan Durgut "Gençlere inanç çok az"

Türkiye'de girişimciliğin zorluklarından bahseden ve özellikle genç olmanında bunda daha büyük etken oluşturduğunu söyleyen Mertcan Durgut "Türkiye’de genç girişimci olmanın büyük dezavantajlarından biri, kimsenin size inanmıyor olmasıdır. Genç bir insanın bir şeyler başarabileceğine olan inanç Türkiye’de çok az. Bunun nedeni ise insanların mental yapısı. Alınan risk normalde sizin riskiniz. Sizden başka kimse bir risk almıyor fakat kişiler sizin hakkınızda sürekli yorum yapıyorlar. Olumsuz yorumlarla, motivasyon düşüren konuşmalarla girişimcinin gardını düşürüyorlar. İlk girişimimizde bu bizim de başımıza gelmişti ama biz hem projemize hem de kendimize inandığımız için insanlara kulak asmamıştık ve daha sonra da “Ben sana güzel olacak demiştim” sözleri ortaya çıktı. Ülkemizde gençler hangi sektöre girecek olursa olsun mutlaka bir engellemeyle karşı karşıya kalıyor. İnsanlar risk almak istemiyor. Girişimciliğin en önemli faktörü risk almaktır. Risk alacaksın ki sonucu güzel olsun. Bu riski alıp akabinde çok çalışmak lazım. Bir şeylerden feragat ediyor olmak lazım. Eğlencenizden, ailenizden, kız arkadaşınızdan ve hobilerinizden feragat etmek ve bunu kendine dert edinmek gerekiyor.  Biz şirketimiz için çok çalıştık, rüzgâr da arkamızdan esince durmak istemedik. Kazandığımız parayı eğlencesel değil işsel kullanmaya çaba gösterdik. Sektörümüzle birleştirebileceğimiz yatırımlar yaptık. Ekip burada çok önemli. Girişilecek girişimde bir ekip yaratmak istiyorsanız mutlaka ekibinizin öncelikle size ve projeye inanması lazım. İyi bir lider olmak çok önemli. Biz ekibimiz ile bunu sağladık. Sağladıktan sonra işler ilk 3-4 ay boyunca hep rayında gitti. Ne çok kazandık ne de çok giderimiz oldu. 4 aydan sonra para kazanmaya başladık. Yeni girişimciler ilk aylarda para kazanamadıklarında çok çabuk vazgeçiyorlar. Vazgeçmemeleri gerekiyor. Bir şeylerin oturması ve rutinde kalması zaman alıyor. Sabırlı olmak, çok çalışmak ve işi sevmek lazım. Sevmediğiniz bir işte asla başarılı olamazsınız. Sevdikten ve çalıştıktan sonra başarılı olamayacak bir şey yok çünkü para kazanmak çok kolay. Sadece bizim ülkemiz için değil, tüm dünya için geçerli bu. Parayı hem tutmayı bilmek ve kazanmayı istemek lazım. Burada benim farkım ben başarıya çok aç bir insandım ve çok inatçıydım. Başarmak benim tutkum, ben başaracağım. Benim için ikinci bir seçenek hiçbir zaman olmadı" dedi.

ÖNCE YARDIMCI OLARAK BAŞLADI BU HİKAYE

Özellikle neden vize ve vize danışmanlığı dalında bir yatırım hedeflediğini merak ettiğimiz Durgut buna verdiği cevapla genç bir girişimcinin neler yapması gerektiğini de özetledi "Benim büyüdüğüm mahallede yurtdışına çıkabilen ender insanlardandım. Bunun akabinde ise insanlar süreci sürekli sormaya başladılar. Ben de insanlara bu konu ile alakalı sürekli bilgiler vermeye başladım. Verdiğim bilgiler de yararlı oldu ve sayemde yurtdışına giden insanlar bana bir hediye göndermek istediler, para vermek istediler. Dedim ki; bu herhalde bir iş kolu, ben bir araştırma yapayım. O sırada da eğitimim için İspanya’daydım. Araştırmalarım sonucunda Türkiye’de yurtdışı vize işlemlerini yapan kurumsal bir firma olmadığını fark ettim. İyice düşünmeye başladım, bu fikir aklımda yer etti. İsmini düşünmeye başladım. Bir marka yaratıyorken ismine kadar düşünmemiz lazım. Ben bu şirketin ismini “Mertcan Vize” de koyabilirdim. Fakat bu kadar reklam vermemize rağmen gündeme gelmemiş olabilirdik. Ondan dolayı en ince ayrıntısına kadar düşünmek lazım. Ben yurtdışındayken de sürekli bu işi düşündüm. Ülkelerin kanunlarında araştırmalar yaptık ve yurt dışında yaşayanlar ile sürekli bu işi konuştuk. Sonrasında da bu işe girişmeye karar verdik. İlk 2-3 ayımız çok iyi geçmedi çünkü bu sektör insanların çok alışık olduğu bir sektör değil. İlk aylarımız çok iyi geçmedi ama biz bu sistemde açık olduğunu anlamış olduk. Ekibimizde bulunan iyi birkaç arkadaşla çalıştık ve bir seviyeye getirdik. Sonrasında birkaç sponsorluk görüşmesi yapmamızın vaktinin geldiğini düşündük. Çünkü kurumsallık güven gerektirir. Kurumsal bir kulübe sponsor olduğumuzda insanların bize güveninin artacağını biliyorduk. Maddi ve manevi anlamda da iyi bir şirket olduğumuz için sponsorluk görüşmelerimiz olumlu geçti. Daha sonra da Bursaspor’un ve Adana Demirspor sponsorluklarıyla bu işi taçlandırdık. Bursa’da doğmuş bir firma olarak Bursaspor’un sponsoru olmak da bizim için ayrı bir mutluluk oldu" dedi.

TÜRKİYE GRİ LİSTEDE

Ülkemizin Dünya özelinde konumunu da değerlendiren genç iş insanı "Ülkemizin gri listede olduğu bir gerçek. Türk vatandaşlarının vize başvurularına pozisyonu ne olursa olsun potansiyel işçi gözü ile bakılıyor. Ondan dolayı ülkemizin vatandaşlarının vize alma şartı çok zorlaştı. Püf noktalara dikkat etmek lazım ve yurtdışına çıkıştan sonra geri döneceğinizi konsoloslukta çalışan memurlara inandırmanız lazım. Pandemi ile beraber uçuşlar sınırlandırıldı. Bu sınırlandırma ortadan kalktıktan sonra da yine salgın hastalığın etkisi ile daha az vize verilmeye başlandı. Ülkede politik ve ekonomik olumsuzluklar yaşanmaya başlandıkça başka ülkelerin size vize verme ihtimali düşüyor. Çünkü sizin gittiğiniz ülkede kalmak isteyeceğinizi düşünüyorlar. Şu anda koşullar biraz daha iyileşti, pandemiden sonraki zorluklar şu anda çok yaşanmıyor. Vize konusunda ülkenin dış ilişkileri de bu konuda çok kuvvetli ve önemli. Daha önce gitmiş olan vatandaşlarımız geri dönseydi, vize almaya çalışan vatandaşlarımız daha rahat vize alabilirdi" şeklinde konuştu.

BURSASPOR'A SPONSORLUK GURUR KAYNAĞIMIZ

Burssaspor ile bir sponsorluk yapan Mertcan Durgut "İlk sponsorluğumuzu Bursaspor ile yaptık. Bir Bursalı olarak bu gerçekten çok büyük bir gurur. Bu benim hayalimdi ve gerçekleştirmiş olmaktan ötürü çok mutluyum. Sponsorluk imzasını atarken de çok duygulandığımızı söyleyebilirim. Biz Bursaspor’a sponsor olurken asla bir karşılık beklemedik, bu sponsorluk bizi manevi olarak çok güzel etkiledi. Bursaspor’a destek olacak gücümüz var mı? Var. Peki, Bursaspor’un desteğe ihtiyacı var mı? Evet, Bursaspor’un desteğe ihtiyacı var. Dedik ki; o zaman destek olalım. Bu olaya Bursaspor’a karşı olan borcumuz diye baktık. Çünkü biz Bursalı ve Bursasporluyuz. Sonrasında da Adana Demirspor’a olan sponsorluğumuz gerçekleşti. Adana halkının ve Adana Demirspor taraftarının vize konusunda ihtiyacı olduğunu düşündük ve sponsor olmak istedik. Sportif Direktör Gökhan Bey, Halil Bey, Kulüp CEO’su Mehmet Bey ve Kulüp Başkanı Murat Sancak bize gerçekten çok yardımcı oldular. Güzel bir birliktelik olduğunu düşünüyoruz. Kulübün antrenörlerine ve yöneticilerine de vize anlamında ciddi destek oluyoruz. Ben de yıllarca Bursa amatörde futbol oynadım. Bursa amatörünün desteğe gerçekten çok ihtiyacı var. Sadece bizim değil tüm Bursa halkının Bursa amatörüne maddi ve manevi destek olması gerekiyor. Bizim imkânımız varken biz bunları yapmak istiyoruz. Bunlar bizim Bursa’ya olan borçlarımız. Birkaç spor kulübü ile daha görüşüyoruz. Bunlardan bir tanesi de Görükle İpekspor. Çok önemli bir kulüp bizim için, Bölgesel Amatör Lig’te mücadele eden ve az destek görmüş bir kulüp İpekspor. Kulüp Başkanı ile tanıştık ve ileriye dönük projeleri bizi çok etkiledi. Bir işbirliği yapmak istedik ve onlar da olumlu değerlendirmelerde bulundu. Kuruluş tarihi 1965 olan bir kulübün sponsoru olmaktan da bir gurur duyacağız inşallah" dedi.