Hepimiz Allah'tan geldik ve  O'na  döneceğiz. Tüm kulların sevab ve günahı tek mercii olan Din gününün sahibi olan yaradana ait! 
Kulu ne halde olursa olsun onu yerme hakkını hiç bir kimseye vermemiştir.
Musa ve Harun peygambere Haşa "Ben Allah'ım" diyen firavun'a dahi yumuşak konuşmalarını tavsiye etmiştir...
Bir de  birilerini yermek kendini meth etmek anlamına geleceğinden
İmam Gazali hz.şöyle der; firavunu dahi zemmeden kendini meth eylemiş olur ki, bu da Allah'ın hoşnut olmadığı bir şeydir"

CAN DOSTLARIM
Eleştirip tahkir etmeden önce kendimizle bir yüzleselim. Şayet gizli saklı hatalarımız ortaya çıksa, hatta  yer yarılsa da yerin dibine girseydim diyeceğimiz unutulmuş, hasır altı ettiğimiz günahlarımız ortaya dökülüverse halimiz nice olur hiç düşündük mü? 
Kimin tevbe edip etmeyeceğini, son nefeste nasıl gideceğini,
Allah katında affedilip edilmeyeceğini biz bilemeyiz...
Gerçekten üzülüyorsak gücümüz yetiyorsa en güzel en naif cümlelerle onları kırmadan uyaralım. Bu mümkün değilse, o günah çukurunda debelenip duran kardeşlerimizin sürçmelerinin bağışlanması, hak ve hakikati görmeleri için yürekten gözyaşı ile için için yalvararak onlar ve bizler adına dua edebiliriz.Bu da Allah dostlarının ahlâk-ı hamidiyelerindendir 

CAN DOSTLARIM
İmam Malik Hazretlerinin İnci mesafesinde olan çok kıymetli bir sözüyle noktalayalım...
“İnsanların günahlarını düşünmeyin. 
Onların Rabbi değilsiniz. 

Kendi günahlarınıza bakın, çünkü bir kulsunuz. 

Belaya uğramışlara merhamet edin. 
Bela ile imtihan edilmediğiniz için de şükredin.”

CAN DOSTLARIM
Cumamızın hayrlara bereketlere sağlıklı huzurlu günlere vesile olması dileğiyle

KALIN SAĞLICAKLA