Evet o meşhur bestenin zamanı gelmedi mi?

Arkadaşlar farkına varalım ama bir tane Bursaspor var ve ikincisi olmayacak, yapılmayacak, yapamayacaklar…

Şehir üzerine bir toprak atılmış gibi sessiz, sakin ve umursamaz…

Biz artık ya harekete geçeceğiz ya da bu yok oluşa ışık tutacağız.

Bursaspor taraftarı hareketlendi ve Özlüce’de toplandı. Mevzu oraya giden kitlenin kaç kişi olduğundan ziyade kimlerin olduğuydu…

Baktığımda aileler, çocuklar, kadınlar akın, akın gelmişti. Yaş ortalamasının da düşük olması bana göre gecenin en güzel yanıydı. Bu demek oluyor ki bunca yaşanan başarısızlığa rağmen hala daha Bursaspor bilinciyle yetişen nesiller mevcut. İşte biz bu nesilleri büyütmek zorundayız. 

Yoksa Özlüce’de sadece sen, ben ve benim evlat oturur, konuşuruz.

Şehrim dört bir yanına Bursaspor bayrakları asma vakti geldi. Gerekirse sokak, sokak gezip ben asmaya hazırım. Bunu yaparken de işportadan değil, Bursastore mağazasından alarak yapalım. Dev bayraklar yapılsın ve herkes bütçesine göre alıp ofisine, evine, binasına, sokağına, fabrikasına, arabasına assın. Bursaspor’un durumunu ben, sen zaten biliyoruz. Önemli olan bilmeyenlerin gözüne armayı sokmak değil mi? 

Şehri harekete geçirmenin yolu sokaklar. Bunu yapar ve başarırsak o zaman bir hareketlilik gelecektir!

BAŞKAN ADAYLARINA ŞART KOŞULSUN!

Bunun için iyi bir fırsat var aslında. Başkan adayı olan her isme şart koşulsun. Bursastore mağazasından adaylık başvurusu öncesi 1000 adet forma alsınlar ve sokaktan geçen herkese dağıtsınlar. Bu tabi öylesine kurulan bir cümle ama en azından 1000 adet forma 300.000₺ gibi bir rakam yapıyor. O makbuzu da adaylık başvurusunda başına sunsunlar. 200 milyon, 50 milyon ile gelen adaylar, yönetimler heralde 300.000₺ Bursastore mağazasından ürün tedariği yaparlar diye düşünüyorum. Dağıtacak kimse bulamazlarsa ilçe belediyelerden köy listeleri alıp Harmancık, Orhaneli, Büyükorhan gibi ulaşımı zor ilçelerde bulunan köylere dağıtsınlar. Gelecek nesiller şehir merkezinde var ama bakalım orada durum ne? Bu sadece bir öneri olsa da aslında içimden geçen de bu…